| İsim |
Anlamı |
Cinsiyet |
B harfi ile başlayan 231 adet isim bulundu
<< Önceki Sayfa | Sonraki Sayfa >>
| BACI |
kız kardeş (eski) şeyh eşi |
KIZ |
| BACIM |
benim kız kardeşim |
KIZ |
| BADE |
Aşk, kutsal sevgi |
KIZ |
| BADEM |
1. Gülgillerden ülkemizin her bölgesinde yetişen ağaç. 2. Bu ağacın yaş ve kuru yenen meyvesi. |
KIZ |
| BADİYE |
Çöl, kır. |
KIZ |
| BAĞDAGÜL |
Değeri ölçülemeyen gül. |
KIZ |
| BAĞDAT |
İrak'ın başkenti olan tarihsel kent. Bağdat |
KIZ |
| BAĞIŞ |
1. Bağışlanan şey, ihsan. 2. Sıçrayış, atlama. |
KIZ/ERKEK |
| BAĞLAM |
1. Cinsleri ayrı ya da birbirlerine yakın olan şeylerin bir arada bağlanmışı, demet, deste. 2. Bir koşuttaki dörtlüklerin herbiri. 3. Herhangi bir olayda, olaylar durumlar ilişkiler örgüsü ya da bağlantısı. 4. Dilbilgisinde, önce veya sonra gelen k |
KIZ/ERKEK |
| BAĞLAN |
Deste, tutam, demet, kızıl renkli bir tür yaban kazı; "bağlanmak"tan buyruk |
KIZ |
| BAHAMRA |
İrak'ta bir yer. |
ERKEK/KIZ |
| BAHAR |
Doğanın canlandığı mevsim |
KIZ |
| BAHARGÜL |
Bahar gülü. |
KIZ |
| BAHİRA |
1. Kulağı yarık dişi deve veya koyun. Hayvan yavru doğurduğunda veya 5 yavru dişi olduğu zaman hayvanın kulağı kesilerek belirtilirdi. Kur'anı Kerim, bu adetleri kaldırmıştır. |
KIZ |
| BAHİRE |
1. Işıklı, parlak, güzel. 2. Dikenli ağaç. 3. Açık, apaçık. 4. Çok koşan cins deve. 5. Vapur. |
KIZ |
| BAHİSE |
Söz eden, bahseden. |
KIZ |
| BAHİYE |
Şehvetli kadın. İsim olarak kullanılmaması uygundur. |
KIZ |
| BAHRİYE |
Donanma ve denizle ilgili |
KIZ |
| BAHTINUR |
Talihli, şanslı, yazgısı parlak. |
KIZ |
| BAHTIŞEN |
Talihi, kaderi, kısmeti şen. |
KIZ |
| BAHTİSER |
Talihli, şanslı, iyi yazgılı. İşleri başından beri iyi giden. |
KIZ |
| BAHTİYAR |
Mutlu, talihli, Hayatından memnunolan |
KIZ/ERKEK |
| BAKANAY |
Gökyüzünde duran ay, açık seçik. |
KIZ/ERKEK |
| BAKİNAZ |
Sürekli nazlanan, çok nazlı. |
KIZ |
| BAKİYE |
Ağlayan kadın. Hüzünlü kadın. |
KIZ |
| BAKYAZI |
Sevilen bir olaydan sonra verilen ziyafet. |
KIZ/ERKEK |
| BALACA |
bala, ufacık küçücük küçük ve güzel |
KIZ |
| BALAHATUN |
Üstün, asil kanlı. Değerli soy mensubu. Balahatun |
KIZ |
| BALAHUN |
Osmanlı İmparatorluğu'nun kurucusu Osman Gazi'nin ikinci karısının adı |
KIZ |
|
|
| BALCIN |
1. Bal'a doymuş. 2. Çok tatlı, bal gibi. |
KIZ |
| BALDAN |
Bal gibi tatlı, şirin, hoş. |
KIZ |
| BALGIN |
1. Bal'a doymuş. 2. Çok tatlı, bal gibi. |
KIZ |
| BALHAN |
Hazar denizi sahilinde Anuderyanın eski yatağının denize vardığı yerde bir dağ silsilesi. |
KIZ |
| BALIM |
1. Kardeş. 2. Çok sevgili, samimi arkadaş. |
KIZ/ERKEK |
| BALIN |
1. Kardeş. 2. Çok sevgili, samimi arkadaş. |
KIZ |
| BALKI |
1. Parıltı, ışık. 2. Güzel parlak, süslü. 3. Şimşek. |
KIZ/ERKEK |
| BALKIN |
Pırıldayan, parlak |
KIZ |
| BALKIZ |
Şirin, tatlı, hoş. Belkıs adının örfte söylenişi. |
KIZ |
| BALSARI |
bal renginde olan, bal sarısı |
KIZ |
| BALSU |
Tatlı su |
KIZ |
| BANU |
Ev kadını, bayan |
KIZ |
| BANUGÜL |
Ev kadını, bayan |
KIZ |
| BANUHAN |
Hatun hükümdar. |
KIZ |
| BARCİN |
Bir tür ipekli kumaş. |
KIZ |
| BARÇIN |
Süslü ipek kumaş, Türkleri yöneten yedi kadın hakandan üçüncüsünün ismi |
KIZ/ERKEK |
| BARİKA |
Şimşek, yıldırım parıltısı. |
KIZ |
| BARKAN |
1. Çöllerde rüzgarın esme yönüne dikey doğrultuda oluşan ay biçimindeki küçük kumsal külle. 2. Hareketli kumul. |
KIZ/ERKEK |
| BASİRET |
1. Göz açıklığı, inceden inceye etraflı derin görüş. 2. Ön görüş, seziş. |
KIZ |
| BASRİYE |
Gören, görme ile ilgili, görebilmek |
KIZ |
| BAŞAK |
Tahıl tanelerini taşıyan kısım, sünbüle, Sağlam, dayanıklı. |
KIZ |
| BAŞARAN |
yapacağı işte başarıya ulaşan işi gereken biçimde bitiren, yapan, Amacına ulaşan; becerikli |
KIZ |
| BAŞARI |
başarmak eylemiyle ortaya konulan iş, başarılan iş |
KIZ |
| BAŞAY |
Birinci, ilkay. |
KIZ/ERKEK |
| BAŞGÖZE |
akarsuyun çıktığı yer |
KIZ |
| BATI |
Güneşin battığı yön ve bu yöndeki ülkeler. |
KIZ/ERKEK |
| BATIGÜL |
Batı'da açan yetişen gül. |
KIZ |
| BATIHAN |
Güneşin battığı yön ve bu yöndeki ülkeler. |
KIZ/ERKEK |
| BAYCA |
Zengin, varlıklı. |
ERKEK/KIZ |
| BAYÇA |
Zengin, varlıklı. |
KIZ/ERKEK |
|
|
| BAYLAN |
1. Nazlı, şımarık. 2.Bayla büyüdü bir dediği iki edilmedi. |
KIZ |
| BEDAHŞAN |
Amuderya'nın kaynağı olan Perc'in yukarı mecrasının sol sahilindeki dağlık memleket. |
ERKEK/KIZ |
| BEDAHŞİ |
Amuderya'nın kaynağı olan Perc'in yukarı mecrasının sol sahilindeki dağlık memleket. |
KIZ |
| BEDEL |
1. Değer, kıymet. 2. Bir şeyin yerine verilen, yerini tutan şey, karşılık. |
ERKEK/KIZ |
| BEDİA |
Güzellik, üstün değerli olan |
KIZ |
| BEDİHE |
1. Düşünmeden, birden bire söylenen güzel söz. 2. Başlangıç. |
KIZ |
| BEDİL |
Candan, gönülden |
KIZ |
| BEDİNUR |
Güzellik, üstün değerli olan kadın |
KIZ |
| BEDİRAN |
1. İşleri kötü idare eden. 2. Çapkın kadın. |
KIZ |
| BEDİS |
açık, belli görünen; süs, bezek, bediz |
KIZ |
| BEDRAN |
1. Sert başlı at.2. Daima. 3. Hoş latif, yakışıklı. |
KIZ |
| BEDREKE |
Yol gösteren, kılavuz. |
KIZ |
| BEDRİYE |
Ayın ondürdüncü geceki haliyle ilgili, Ay gibi. Ay kadar güzel. Ay'a ait. Sühreverdiyye tarikatının altı şubesinden biri. |
KIZ |
| BEDRUNNİSA |
Dolunay yüzlü kadın. |
KIZ |
| BEGÜM |
Saygıdeğer kadın, hanımefendi - Hint prenseslerine verilen san |
KIZ |
| BEHİCE |
Şen güleryüzlü |
KIZ |
| BEHİN |
İyinin iyisi |
KIZ |
| BEHİYE |
Güzel ve alımlı kadın |
KIZ |
| BEHMAR |
Çok ziyade, fazla. |
ERKEK/KIZ |
| BEHNANE |
Güleryüzlü, iyi huylu ve daima gülen kadın. |
KIZ |
| BEHRA |
1. Onun için ondan dolayı. 2. Bir Arap kabilesi olup Hunus ovasında yerleşmişlerdir. |
KIZ |
| BEHREM |
Asfur çiçeği kırmızı gül. |
KIZ |
| BEKEM |
sağlam, dayanıklı kırmızı boya ağacı |
KIZ |
| BEKEN |
gücü olan, güçlü |
KIZ |
| BEKRİYE |
1. Her şeyin evveli, ilk çocuk. 2. Genç ve taze kız. 3. Dişi deve yavrusu. |
KIZ |
| BELDE |
Memleket, şehir, kasaba |
KIZ |
| BELEMİR |
Peygamber çiçeği olarak biliniyor. Açtığı kokusunun dağılmasıyla anlaşılan gizli çiçek anlamında |
KIZ |
| BELEN |
1. Dağ beli, dağın aşılacak yeri, dağlık y2. Akdeniz bölgesinde İskenderun'da Suriye'nin Kuzeye ulaşan büyük yolun Amanos dağlarım aştığı geçit üzerinde bulunan kasaba. |
KIZ/ERKEK |
| BELER |
beleme işini yapar, çocuğu kundaklar, sarar sarmalar anlamında bir ad; |
KIZ |
| BELFİN |
Kar tanesi |
KIZ |
|
| BELGİN |
1. Alamet, nişan, mar2. Tam ve kesin olarak belirlenmiş, sarih. |
KIZ |
| BELGÜN |
Aydınlık gün. |
KIZ |
| BELHİ |
Belh şehrine mensup (Afganistan). |
ERKEK/KIZ |
| BELİK |
Saç örgüsü. |
KIZ |
| BELİN |
Gözlerini açıp baka kalmış şaşkın. |
KIZ |
| BELİS |
Çok güzel kız |
KIZ |
| BELİT |
Aksi iddia edilmeyen, tartışmasız gerçek |
KIZ |
| BELİZ |
İşaret, iz; alamet |
KIZ |
| BELKIS |
Yunanca asıllı olup Arapçaya geçen tarihi bir isim |
KIZ |
| BELUR |
Billur, billurdan olan. |
KIZ |
| BENAN |
Parmakla gösterilecek kadar güzel |
KIZ/ERKEK |
