İsim |
Anlamı |
Cinsiyet |
F harfi ile başlayan 89 adet isim bulundu
<< Önceki Sayfa | Sonraki Sayfa >>
FADİK |
Fatma adının bir söyleniş biçimi |
KIZ |
FADİLE |
(bkz. Fazıl). |
KIZ |
FADİME |
Çocuğunu sütten kesen kadın. |
KIZ |
FADİŞ |
Fatma adının bir söyleniş biçimi |
KIZ |
FAHAMET |
1. Fahimlik, ululuk. 2. İtibar, kıymet, değer. |
KIZ |
FAHİME |
(bkz. Fanim). |
KIZ |
FAHİRE |
Övünülecek, iftihar edilecek - Kıymetli - Parlak, güzel, mükemmel FAHRİYE Bir karşılık beklemeden yapılan iş - Bir şiir türü |
KIZ |
FAHRİYE |
Bir işi çıkar beklemeden yapan |
KIZ |
FAHRİYYE |
İslami edebiyatla, şairlerin kendi vasıflarından, faziletlerinden ve şairlik kuvvetlerinden bahsettikleri şiirler. Daha çok kasidelerin bir bölümü bu şekildedir. |
KIZ |
FAHRUNNİSA |
Çok övünen, şanlı, şerefli, onurlu kadın. |
KIZ |
FAHRÜNİSSA |
Övünülecek değerde kadın |
KIZ |
FAİKA |
Üstün, yüksek |
KIZ |
FAİZA |
Fevz bulan, muradına ulaşan, basan kazanan. Kur'an'da müslümanları vasfetme sadedinde birçok yerde geçmektedir. |
KIZ |
FARİSE |
1. Atlı(süvari). 2. Binici, ata binmekte maharetli. 3. Ferasetli, anlayışlı. 4. İran'ın güneyindeki Şiraz vilayeti. |
KIZ |
FATINE |
(bkz. Fatin). |
KIZ |
FATMA |
Çocuğunu sütten kesen kadın. |
KIZ |
FATMAGÜL |
Gül gibi güzel yeni anne olmuş kadın . |
KIZ |
FATMANUR |
Fatma ve nur kelimelerinden türetilen isim |
KIZ |
FATOŞ |
Arapçada " çocuğunu sütten kesme" anlamına gelen Fatma adının Türkçeleşmiş biçimlerinden biri |
KIZ |
FATUŞ |
Arapça "çocuğunu sütten kesen kadın" anlamına gelen gelen "Fatma" Adının halk ağzından bozulmuş biçimlerinden biri |
KIZ |
FAYİHA |
1. Çiçek veya meyve kokusu. 2. Güzel kokulu nesne. |
KIZ |
FAZILA |
Failetli, ahlaklı |
KIZ |
FAZİLET |
Erdemli, iyi ahlaklı |
KIZ |
FECRİYE |
Sabaha karşı güneş doğmadan önce ufkun gündoğusu tarafından görülen aydınlığı, tanyerinin ağarması. |
KIZ |
FEDA |
Birşey uğruna ölme, kurban olma |
KIZ/ERKEK |
FEHAMET |
(bkz. Fahamet). |
KIZ |
FEHİME |
Anlayışlı, çabuk kavrayan |
KIZ |
FEHMİYE |
Anlayışlı, çabuk kavrayan |
KIZ |
FELAK |
1. Gün ağarması. 2. Kur'ân! Kerim'in 113. suresinin adı. |
ERKEK/KIZ |
|
FELİN |
Mantar. |
ERKEK/KIZ |
FERAH |
Aydınlık, iç açıcı, Gönül açıklığı. Sevinç, sevinme. |
KIZ |
FERAHENGİZ |
Ünlü bir çeşit lale. |
KIZ |
FERAHET |
Şan ve şeref. Erkek ve kadın adı. |
ERKEK/KIZ |
FERAHFEZA |
1. Ferah artıran. 2. Türk müziğinin mürekkeb makamlarından. 3. Meşhur bir lale türü. |
KIZ |
FERAHGÜL |
Güzelliğiyle neşe saçan. |
KIZ |
FERAHNA |
1. Bolluk, genişlik. 2. Geniş yer. |
KIZ |
FERAHNAK |
Sevinçli. Türk müziğinin mürekkeb makamlarından. |
KIZ |
FERAHNAZ |
Nazlı kız. |
KIZ |
FERAHNUR |
İnsanın gönlünü ışık saçarak aydınlatan |
KIZ |
FERAHŞAN |
1. Sevinç veren. 2. Ferah saçan. |
KIZ |
FERASET |
Anlayışlılık, çabuk seziş. |
KIZ |
FERAY |
Ay ışığı, ayın parlaklığı,ışıltı saçması. |
KIZ |
FERAYE |
Ay ışığı |
KIZ |
FERCAN |
İnsanın ruhuna aydınlık veren bir içtenliğe sahip olan |
KIZ |
FERDA |
Yarın, gelecek zaman |
KIZ/ERKEK |
FERDACAN |
İçtenliğini hiç kaybetmeyecek olan. |
KIZ |
FERDANE |
Tekli, yalnız. |
KIZ |
FERDİYE |
Kişiye özgü |
KIZ |
FERHAL |
Kıvırcık ve dolaşık olmayan uzun saç. |
KIZ |
FERHAN |
Sevinçli, neşeli |
KIZ/ERKEK |
FERHUNDE |
Mübarek, kutlu, uğurlu |
KIZ |
FERİ |
Köke değil dallara ait olan. İkinci derecede olan. |
KIZ |
FERİDE |
Eşi benzeri olmayan, tek. Çok değerli inci. |
KIZ |
FERİHA |
Sevinçli, ferah |
KIZ |
FERİS |
Şık, zarif. |
KIZ |
FERİSU |
Temizliği ve berraklığıyla ışık saçan. |
KIZ |
FERMA |
1. Emreden, buyuran. 2. Amir. |
ERKEK/KIZ |
FERNUR |
Aydınlık, ışık. |
KIZ |
FERSUDE |
Eskimiş, yıpranmış, örselenmiş. |
KIZ |
|
FERYAL |
Çölde esen rüzgar |
KIZ |
FERZANE |
1. Alim, bilgin, seçkin. 2. Benzerlerinden, akranlarından ileride. 3. Hakim, feylesof. 4. Tasavvufta, nefsani bağlantılardan sıyrılmış olan derviş. |
ERKEK/KIZ |
FERZİN |
Kraliçe |
KIZ |
FESAHAT |
Açıklık, duruluk. |
ERKEK/KIZ |
FETANET |
Zihin açıklığı, zihnin yaratılıştan bir şeyi çabuk ve iyi kavraması. Peygamberlere mahsus beş sıfattan biridir. |
KIZ |
FETHİYYE |
Fetih ile ilgili |
KIZ |
FEVZİYE |
Galip gelen üstün - Tanrının bereketiyle ilgili |
KIZ |
FEYHA |
Büyük, geniş, engin. Erkek ve kadın adı olarak kullandır. |
ERKEK/KIZ |
FEYMAN |
Ahlaki olgunluk |
KIZ |
FEYZA |
Bolluk, çokluk, bereket. Taşkın. |
KIZ |
FEYZAN |
Suyun coşması, taşkın, verimlilik |
KIZ/ERKEK |
FEZA |
Uzay |
KIZ/ERKEK |
FEZZAN |
Büyük Sahra'da, Trablus ülkesinin güneyinde bir ülke. |
ERKEK/KIZ |
FİDAN |
Yeni yetişen ağaç |
KIZ |
FİGEN |
Yaralayan, kıran |
KIZ |
FİKRET |
Düşünce, akıl, anlayış |
KIZ/ERKEK |
FİKRİYE |
Düşünce ile fikir ile ilgili |
KIZ |
FİLİZ |
Tohumdan çıkan sürgün. İnce ve güzel vücutlu. |
KIZ |
FİRAZENDE |
Yükselten. |
ERKEK/KIZ |
FİRDEVS |
Cennetler. Cennet bahçeleri. |
KIZ |
FİRUZE |
1. Nişabur*da çıkan açık mavi renkli ve değerli bir yüzük taşı. 3. Açık yeşil, dağ yeşili ile gök mavisi arasında ve bal mumu parlaklığında maruf kıymetli taş. |
KIZ |
FİTNAT |
Zihin açıklığı, zeyreklik. Zihnin herşeyi çabuk anlayışı. Türk şairlerinden meşhur bir İslam hanımının adıdır. Asıl adı Zübeyde'dir. |
KIZ |
FlDE |
Bahçıvanlıkta, yastıklarda tohumdan yetiştirilip başka yerlere dikilmek için hazırlanan sebze veya körpe çiçek. |
KIZ |
FULDEM |
Her zaman geniş açık görüşlü |
KIZ |
FULDEN |
Her zaman geniş açık görüşlü |
KIZ |
FULYA |
Nergisgillerden güzel kokulu sarı bir çiçek |
KIZ |
FUNDA |
Kırcık yerlerde yetişen ve birçok çeşidi olan çalı. |
KIZ |
FÜREYYA |
Parlak, ışıltılı günler |
KIZ |
FÜRUZAN |
Çok parlak, parlayıcı |
KIZ/ERKEK |
FÜSUN |
Büyü. |
KIZ |