İsim |
Anlamı |
Cinsiyet |
M harfi ile başlayan 506 adet isim bulundu
<< Önceki Sayfa | Sonraki Sayfa >>
MECDİ |
(bkz. Mecid). |
ERKEK |
MECDİDE |
Rızkı bol, nasibi açık, bahtiyar. |
KIZ |
MECERRE |
1. Samanyolu. 2. Harekete müsait yol, cadde veya yer. |
ERKEK/KIZ |
MECİD |
Çok ulu, yüce, şan ve şeref sahibi. Allah'ın sıfatlarından. Türk dil kuralı açısından "d/t" olarak kullanılır. Abdülmecid, Allah'ın(Mecid'in) kulu.. |
ERKEK |
MECİDDİN |
Dinin ululuğu, büyüklüğü. Türk dil kuralı açısından "dA" olarak kullanılır. |
ERKEK |
MECİDE |
Büyük ulu. Şan ve şeref sahibi. |
KIZ |
MECİT |
Çok ulu, yüce |
ERKEK |
MECNUN |
1. Cin tutmuş, cinlenmiş. 2. Delice seven, tutkun. Leyla ile Mecnun hikayesinin erkek kahramanı. |
ERKEK |
MECRA |
Suyun aktığı yatak, su yolu. Bir işin gidiş yolu. Bedendeki ahlatın alıştığı yol. |
ERKEK/KIZ |
MECUT |
Talihi açık, mutlu, şanslı kimse. |
ERKEK |
MEDA |
Mesafe. Son. |
ERKEK/KIZ |
MEDAR |
1. Dayanak. 2. Dönence. |
ERKEK/KIZ |
MEDENİ |
1. Medine'ye mensup, şehirli, şehir halkından olan. 2. Bir memleketle ilgili olan. 3. Terbiyeli, görgülü, nazik. Daha çok lakab olarak kullanılır. |
ERKEK |
MEDET |
Yardım eden |
ERKEK |
MEDİD |
Uzun, çok uzun süren. Arap aruzunun 2. bendi. |
ERKEK |
MEDİDE |
Uzun, çok uzun süren. Arap aruzunun 2. bendi. |
KIZ |
MEDİH |
Methetmeye, övmeye sebeb olan şey, övme mevzuu. |
ERKEK |
MEDİHA |
Medhedilmiş, övünülmüş, beğenilen kadın |
KIZ |
MEDİNE |
Arabistan'da bir şehir. Hz. Peygamberin kabrinin bulunduğu şehir. Hacıların Mekke'den sonra ziyaret ettikleri şehir. |
KIZ |
MEDUV |
Davet olunmuş, çağırılmış, davetli. Hz. Peygamber(s.a.s)'in isimlerinden. |
ERKEK |
MEFAHİR |
İftihar edilecek, övünülecek şeyler. |
ERKEK/KIZ |
MEFHAR |
Övünme. Övünmeye sebeb olan, güvenmeyi gerektiren. Mefhari kainat Muhammed(s.a.s). |
ERKEK |
MEFHARET |
Övünç, övünme, kıvanç |
KIZ |
MEFKURE |
Ulaşılmak istenilen en yüce amaç |
KIZ |
MEFRUZ |
Farz olunmuş, varsayılmış. |
ERKEK |
MEFRUZA |
Farz olunmuş, varsayılmış. |
KIZ |
MEFTUH |
1. Açılmış, açık. 2. Ele geçirilmiş. |
ERKEK |
MEFTUHA |
1. Açılmış, açık. 2. Ele geçirilmiş. |
KIZ |
MEFTUN |
1. Fitneye düşmüş, sihirlenmiş. 2. Gönül vermiş, tutkun vurgun. Hayran olmuş, şaşmış. |
ERKEK |
|
MEFTUNE |
1. Fitneye düşmüş, sihirlenmiş. 2. Gönül vermiş, tutkun vurgun. Hayran olmuş, şaşmış. |
KIZ |
MEHDİ |
1. Kendisine rehberlik edilen. Allah tarafından hidayet verilmiş olan. Doğru yolu tutan. 2. Şiilere göre 12 imamın sonu. |
ERKEK |
MEHDİYE |
1. Kendisine rehberlik edilen. Allah tarafından hidayet verilmiş olan. Doğru yolu tutan. 2. Şiilere göre 12 imamın sonu. |
KIZ |
MEHİB |
1. Heybetli, azametli, korkunç(mehub). 2. Arslan(Esed, gazanfer, haydar, şif). |
ERKEK |
MEHİR |
Ay parçası |
KIZ |
MEHLİKA |
Ay yüzlü güzel. |
KIZ |
MEHMET |
Muhammed isminin türkçesi. |
ERKEK |
MEHPARE |
Ay parçası |
KIZ |
MEHRE |
Hind okyanusu sahili ile Hadramut arasında bir ülke. |
KIZ |
MEHRU |
Ay yüzlü güzel. |
KIZ |
MEHTAP |
1. Ay aydınlığı, ay ışığı. Dolunay. 2. Alay, eğlence, zevklenme. Türk dil kuralı açısından "b/p" olarak kullanılır. |
KIZ |
MEHVEŞ |
Ay yüzlü, ay gibi güzel |
KIZ |
MEKİN |
1. Temekkün eden, oturan yerleşen. 2. Vakarlı, temkinli, vakar, iktidar sahibi. Hz. Peygamber(s.a.s)'in isimlerinden. |
ERKEK |
MEKİNE |
1. İktidar ve onur sahibi. 2. Yer tutup oturan, yerleşmiş. |
KIZ |
MEKNUN |
Saklı, gizli, iyice korunmuş. |
ERKEK |
MEKNUNE |
Saklı, gizli, iyice korunmuş. |
KIZ |
MEKNUZ |
Gömülü. Hazineye konulmuş, saklanmış. |
ERKEK |
MEKNUZE |
Gömülü. Hazineye konulmuş, saklanmış. |
KIZ |
MEKREMET |
Kerem, cömertlik. Saygı, ağırlama. |
ERKEK |
MEKŞUFE |
Açılmış, açık. Bilinmez değil, keşfolunmuş. |
KIZ |
MELA |
1. Doluluk. 2. Topluluk. 3. Ova. |
KIZ |
MELAHAT |
Güzellik, güzel yüzlülük, yüzünde tatlı ifade olmak |
KIZ |
MELCE |
Yüce, yüksek yer, sığınak, barınak |
KIZ |
MELDA |
İnce ve taze vücutlu, Genç, körpe ve nazik. |
KIZ |
MELEK |
Allah ile insanlar arasında aracılık yapan manevi yaratık |
KIZ |
MELEKNAZ |
Allah ile insanlar arasında aracılık yapan manevi yaratık |
KIZ |
MELEKNUR |
Allah ile insanlar arasında aracılık yapan manevi yaratık |
KIZ |
MELEKPER |
Melek kanatlı. |
KIZ |
MELEKRU |
Melek yüzlü. |
KIZ |
MELEKSİMA |
Melek şimali. |
KIZ |
|
MELHUZ |
Umulur, beklenir. |
ERKEK |
MELHUZA |
Umulur, beklenir. |
KIZ |
MELİH |
Güzel, şirin, sevimli |
ERKEK |
MELİHA |
Güzel, Şirin |
KIZ |
MELİK |
1. Padişah, hakan, hükümdar. 2. Mal sahibi. 3. Allah'ın isimlerinden. Melikşah Sultan Sencer'in babası olan büyük Selçuklu hükümdarı. |
ERKEK |
MELİKAM |
Tarih tezi |
KIZ |
MELİKANBER |
Kudretli, nüfuzlu, Habeş köle. Melik ve anber isimlerinden birleşik isim. |
ERKEK |
MELİKE |
Kadın hükümdar |
KIZ |
MELİKSERVER |
Doğu Sultanı hükümdar. |
ERKEK |
MELİNAY |
Cennete düşen ilk yağmur damlası |
KIZ |
MELİS |
Bal arısı, bal gibi baldan tatlı, sevgili |
KIZ |
MELİSA |
Baklagillerden, yaprakları liomu andıran kokulu bir bitki |
KIZ |
MELODİ |
Ezgi, müzik parçası |
KIZ |
MELTEM |
Yazın düzenli olarak karadan denize doğru esen rüzgar. |
KIZ |
MEMDUD |
Uzatılan. |
ERKEK |
MEMDUDE |
Uzatılan. |
KIZ |
MEMDUH |
Övülmüş |
ERKEK |
MEMDUHA |
Övülmüş |
KIZ |
MEMNUN |
Minnet eden - Hoşnut, sevinçli |
ERKEK |
MEMNUNE |
Sevinmiş, sevinçli. |
KIZ |
MEMUN |
Emin bulunan, korkusuz, tehlikesiz, sağlam. |
ERKEK |
MENAF |
1. Dağın sivri tepesi. 2. Cahiliye döneminde Arapların putu. İsim olarak kullanılmaz. |
ERKEK |
MENDERES |
Bir akarsu yatağının az eğimli ovalarda çizdiği kıvrım |
ERKEK |
MENEKŞE |
İnce saplı, ufak mavi çiçekli güzel kokulu bitki |
KIZ |
MENGİ |
Ölümsüz, ebedi |
ERKEK |
MENGÜ |
Ebedi ölümsüz, bengi. Mengü suyu |
KIZ/ERKEK |
MENGÜALP |
Ölümsüz, güçlü, kuvvetli, yiğit. |
ERKEK |
MENGÜBAY |
Varlıklı kimse. |
ERKEK |
MENGÜBERT |
Allah verdi. |
ERKEK |
MENGÜCEK |
Erzincan, Kemah, Divriği ve Şebinkarahisar'ı içine alan bölgeyi fethederek XII. yy.'ın ilk yansına kadar elinde tutan Türk sülalesi. |
ERKEK |
|
MENGÜÇ |
Yaşlı. |
ERKEK |
MENGÜER |
Ebedi ölümsüz, bengi. Mengü suyu |
ERKEK |
MENGÜTAY |
Ebedi ölümsüz, bengi. Mengü suyu |
ERKEK |
MENNAN |
Çok ihsan eden, verici, ihsanı bol. Abd takısı alarak kullanılır. Allah'ın isimlerinden |
ERKEK |
MENSUR |
Saçılmış, dağılmış - Ölçüsüz, uyaksız söz |
ERKEK |
MENSURE |
Saçılmış, dağılmış - Ölçüsüz, uyaksız söz |
KIZ |
MENŞUR |
Neşrolunmuş, dağıtılmış, yayılmış. |
ERKEK |
MENZUR |
Adanmış, vadedilmiş. Adak olarak belirtilmiş. |
ERKEK |
MENZURE |
Adanmış, vadedilmiş. Adak olarak belirtilmiş. |
KIZ |
MERAFİ |
1. Dağın sivri tepesi. 2. İslam'dan evvel Arapların putu. |
KIZ |
MERAHAN |
1. Ferah, sevinç. 2. Zayıf olma hali. |
ERKEK |