İsim |
Anlamı |
Cinsiyet |
D harfi ile başlayan 268 adet isim bulundu
<< Önceki Sayfa | Sonraki Sayfa >>
DADAŞ |
1. Erkek kardeş. 2. Delikanlı, babayiğit. |
ERKEK |
DAFİ |
1. Defeden, gideren. 2. Savan, savuşturan, iten. |
ERKEK |
DAĞAŞAN |
Dağaşan. |
ERKEK |
DAĞDELEN |
Dağaşan. |
ERKEK |
DAĞHAN |
Eski Türklerde dağ tanrısı. - İsim olarak kullanılmaz. |
KIZ/ERKEK |
DAĞLI |
dağlık yerleşim yerlerinde yaşayan kimse |
ERKEK |
DAĞTEKİN |
Dağaşan. |
ERKEK |
DAHHAK |
Çok gülen, çok gülücü. Daha çok lakab olarak kullanılır. |
ERKEK |
DAHİ |
Üstün zeka sahibi. |
ERKEK |
DAHİYE |
Üstün zeka sahibi. |
KIZ |
DAİM |
Devamlı sürekli, her zaman. |
ERKEK |
DAL |
ağacın gövdesinden ayrılan kollardan her biri |
KIZ |
DALAN |
1. Biçim, şekil. 2. İnce, narin, zarif. |
ERKEK |
DALAY |
Deniz. |
KIZ |
DALAYER |
Deniz adamı. |
ERKEK |
DALBAŞAR |
saldır ve başarıya ulaş |
ERKEK |
DALCA |
dal gibi, dala benzer |
ERKEK |
DALDAL |
Kahraman, yiğit- |
ERKEK |
DALGA |
1. Denizin yel esince oynayıp kabarması. 2. Denizde hareketli su kütlesi. |
KIZ/ERKEK |
DALIM |
dal gibi güzel olanım |
ERKEK |
DALİNCE |
dal gibi ince yapılı |
ERKEK |
DALOKAY |
Çok beğenilen. |
ERKEK |
DALSAR |
saldır ve sar, saldır ve kuşat |
ERKEK |
DALYA |
Yıldız çiçeği, Kar çiçeği |
KIZ |
DAMAN |
1. Etek. 2. Bir dağ silsilesinin eteğinde uzanan bölge. |
ERKEK |
DAMLA |
1. Bir sıvıdan ayrılarak düşen parça halinde, küçük miktar, katre. 2. Belli miktarlarda akıtılarak kullanılan ilaç. |
KIZ |
DANA |
1. Bilen, bilici, bilgin. |
ERKEK |
DANİŞ |
Bilgi, bilme, danışma |
ERKEK |
DANİYAL |
Beni İsrail peygamberlerinden biri. "Tanrı benim yargıcımdır" anlamına gelir. İki tane Daniyal vardır a) Babillilere esir olmuş genç Daniyal, b) Hz. Nuh ile Hz. İbrahim arasında geçen zamanda yaşayan Daniyal. |
ERKEK |
|
DARCAN |
1. Aceleci, sıkıntılı. 2. Serçe. |
ERKEK |
DARDOĞAN |
zamanını beklemeden doğan, sabırsız doğan |
ERKEK |
DAREKUTNİ |
Ebu'lHasen Ali b. ÖmTanınmış muhaddislerdendir(917-995) yıllan arasında yaşamış 80 yaşında Bağdat'ta vefat etmiştir. Hadis sahasında kıymetli eserleri vardır. |
ERKEK |
DARGA |
Başkan, lider. |
ERKEK |
DARİMİ |
Ebû Muhammed b. Abdurrahman. Hadis bilgini. Müslim ve Ebû İsa hadislerini Darimi'den aldıklarını söylerlEn meşhur eseri Camiu'sSahih'dir. |
ERKEK |
DAVUD |
Kendisine kitap olarak Zebur'un gönderildiği büyük peygamberlerden biri. Kur'anı Kerim'de 16 yerde ismi geçTürk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır. |
ERKEK |
DAVUT |
Davut peygamberin adı |
ERKEK |
DAYANÇ |
katlanma gücü, dayanma gücü, dayanış |
ERKEK |
DEDE |
1. Ana ve babanın babası. 2. Ced, ata. 3. Çok yaşlı kimse. 4. Mevlevilikte çile doldurmuş, dervişlik gayesine erişmiş ve dergahta hücre sahibi olmuş kimse. 5. Bektaşilerde şeyh, baba. - Örfte isim olarak kullanılırken, daha çok lakap olarak kullan |
ERKEK |
DEFİNE |
1. Yere gömülmüş, kıymetli eşya. 2. Kıymet ve değeri olan kimse veya mal. |
KIZ |
DEFNE |
Yaprakları güzel kokulu, yaz-kış yeşil olan bir bitki |
KIZ |
DEĞER |
1. Bir şeyin tam karşılığı, kıymet, baha. 2. Layık. 3. Bir şeyin sahip olduğu yüksek vasıf. 4. Ehliyet, kabiliyet. 5. Kadir, itibar. |
KIZ/ERKEK |
DEHA |
İnsan zekasının ulaştığı en yüksek nokta |
ERKEK |
DEHNA |
Kızıl. Kumun rengi dolayısıyla Arabistan'da ıssız iller adıyla anılan bir çölün adı. |
ERKEK/KIZ |
DEHRİ |
Dünyanın sonsuzluğuna inanıp öteki dünyayı inkar eden, ruhun da cesetle birlikte öldüğüne inanan. Materyalist. İsim olarak kullanılmaz. |
KIZ |
DELAL |
İnsana hoş, sevimli görünen hal, naz, işve. |
ERKEK/KIZ |
DELFİN |
Yunus balığı |
KIZ |
DELİSTAN |
İlkbaharda birdenbire kabarmış bahçe. Gelişmiş, içinde her türden bitki bulunan, karışık bahçe. |
KIZ |
DEMET |
1. Bağlanarak, oluşturulan deste. 2. Biçilip bağlanmış ekin. 3. Bir kaynaktan çıkan ışıkların meydana getirdiği ışık destesi, hazne. |
KIZ |
DEMİ |
Kadife, şeftali gibi şeylerin üzerinde bulunan ince tüy |
KIZ |
DEMİR |
Dayanıklı ve kullanış sahası geniş, mavimsi esmer renkli bir maden. |
ERKEK |
DEMİRAĞ |
Demirden ağ. |
ERKEK |
DEMİRALP |
Demir gibi sağlam ve yiğit. |
ERKEK |
DEMİRAY |
Demir gibi. |
ERKEK |
DEMİRBİLEK |
sağlam bilekli, güçlü kimse |
ERKEK |
DEMİRBÜKEN |
demiri bükebilecek denli yiğit kimse |
ERKEK |
DEMİRCAN |
Özü demir gibi sağlam |
ERKEK |
DEMİRDELEN |
demiri delebilecek güçte olan |
ERKEK |
DEMİREL |
Demir gibi güçlü eli olan. |
ERKEK |
DEMİRER |
Demir gibi güçlü kimse. |
ERKEK |
|
DEMİRGÜÇ |
sağlam ve güçlü kimse |
ERKEK |
DEMİRHAN |
Güçlü hükümdar. |
ERKEK |
DEMİRKAN |
Güçlü soydan gelen. |
ERKEK |
DEMİRKAYA |
demir ve kaya gibi sağlam kimse |
ERKEK |
DEMİRKIRAN |
güçlü kimse, babayiğit |
ERKEK |
DEMİRMAN |
Demir gibi güçlü sağlam kimse. |
ERKEK |
DEMİROK |
sağlam ok, demirden yapılmış ok |
ERKEK |
DEMİROL |
demir gibi güçlü ol |
ERKEK |
DEMİRÖZ |
Özü demir gibi güçlü olan. |
ERKEK |
DEMİRŞAH |
Güçlü hükümdar. |
ERKEK |
DEMİRTAŞ |
demir ve taş gibi kimse, güçlü kimse, demir gülle |
ERKEK |
DEMİRTEKİN |
Güçlü hükümdar. |
ERKEK |
DEMİRTİKEN |
demir gibi sağlam biricik olan, demir şehzade |
ERKEK |
DEMİRTUĞ |
demirden yapılmış sorguç |
ERKEK |
DEMİRTÜRK |
demir gibi Türk |
ERKEK |
DEMİRYÜREK |
yürekli, yiğit, korkusuz, güçlü kimse |
ERKEK |
DEMRE |
Noel Baba'nın doğduğu sanılan tarihi yer |
KIZ |
DEMREN |
Okun ucuna geçirilen demir ya da kemik parçası. |
ERKEK |
DENGİZ |
1. Büyük su kütlesi. 2. Büyük su kütlesindeki dalgalanma. |
ERKEK |
DENGİZER |
Denizci. |
ERKEK |
DENİZ |
1. Büyük su kütlesi. 2. Büyük su kütlesindeki dalgalanma. |
KIZ/ERKEK |
DENİZALP |
Yiğit denizci. |
ERKEK |
DENİZCAN |
Yiğit denizci. |
ERKEK |
DENİZER |
Deniz adamı, denizci. |
ERKEK |
DENİZHAN |
1. Denizlerin hakimi, yöneticisi. 2. Eski Türklerde Deniz tanrısı. - İsim olarak kullanılmaz. |
ERKEK |
DENKTAŞ |
Akran, aynı yaşta |
ERKEK |
DERBEND |
Kapılar kapısı. |
ERKEK |
DEREM |
Para, akçe. |
ERKEK/KIZ |
DEREN |
Derleyen, toplayan, ekini biçip toplayan. |
KIZ/ERKEK |
DERİM |
Çadır. |
KIZ/ERKEK |
|
DERİN |
İçeriği geniş olan, yürekten gelen |
KIZ/ERKEK |
DERKAVA |
Afrika'nın kuzeybatısında, FasCezayir'i içine alan müslüman tarikatların genel adı. |
ERKEK |
DERKAVİ |
Derkava'ya mensup. |
ERKEK |
DERMAN |
Güç |
ERKEK |
DERSU |
Hepsi, kamilen, baştan başa hep. |
KIZ/ERKEK |
DERVİŞ |
Tarikata girmiş - Hoşgörülü, alçakgönüllü |
ERKEK |
DERYA |
büyük deniz, engin bilgili, çok, |
KIZ/ERKEK |
DERYAB |
Akıllı, anlayışlı. |
ERKEK/KIZ |
DERYACE |
1. Küçük deniz. 2. Göl. |
KIZ |
DERYADİL |
Gönlü geniş, herşeyi hoş gören. |
KIZ |
DERYANUR |
Bilgisiyle ışık saçan. |
KIZ |