İsim |
Anlamı |
Cinsiyet |
N harfi ile başlayan 392 adet isim bulundu
<< Önceki Sayfa | Sonraki Sayfa >>
NABİ |
Yüksek, yüce, haber veren |
ERKEK |
NABİA |
Yerden çıkıp fışkıran, kaynayan, akan. |
KIZ |
NABİYE |
1. Ulu, şerefli kimse. 2. Sonradan şair olan kimse. 3. Haberci, haber veren. |
KIZ |
NACİ |
Kurtulmuş, selamete kavuşmuş |
ERKEK |
NACİL |
Soyu sopu temiz olan kimse. |
ERKEK |
NACİYE |
Kurtulmuş, selamete kavuşmuş |
KIZ |
NADAN |
Kaba, dobra. |
KIZ |
NADİ |
Haykıran, seslenen - Toplantı |
ERKEK |
NADİDE |
Az bulunur, görülmemiş. Çok değerli, eşsiz. |
KIZ |
NADİM |
Pişmanlık duyan, pişman. Tevbe eden. |
ERKEK |
NADİME |
Pişmanlık duyan, pişman. Tevbe eden. |
KIZ |
NADİR |
Az bulunur |
ERKEK |
NADİRE |
Az bulunan. |
KIZ |
NADİYE |
1. Bağırıp, çağıran, seslenen. 2. Toplantı, meclis. |
KIZ |
NAFERİZ |
1. Göbek düşüren. 2. Koku saçan. |
ERKEK |
NAFİ |
Yararlı - Şifa, hayırlı |
ERKEK |
NAFİA |
Bir yeri güzelleştirmek için yapılan çalışmalar |
KIZ |
NAFİH |
Üfleyen, üfleyici. |
ERKEK |
NAFİLE |
Mal, ganimet, ihsan bağış. |
KIZ |
NAFİZ |
Becerikli, atılgan, Delen, içeri işleyen, Etkili, sözü geçen |
ERKEK |
NAFİZE |
Becerikli, atılgan, Delen, içeri işleyen, Etkili, sözü geçen |
KIZ |
NAGEHAN |
Ansızın |
KIZ |
NAĞME |
Güzel uyumlu ses, ezgi; Birinin yalandan ve nazlanarak söylediği söz |
KIZ |
NAHİD |
Venüs(zühre) gezegeni.(Arapça'da) Yeni yetişen kız. Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır. |
ERKEK |
NAHİDE |
Venüs gezegeni. Ergenlik çağında genç kız. |
KIZ |
NAHİRE |
Ayın ilk günü ya da son gecesi. |
KIZ |
NAHİT |
Venüs gezegeni, zühre - Ergen |
ERKEK |
NAİB |
1. Vekil, birinin yerine geçen, kadı vekili, Şeriata göre hükmeden hakim. 2. Nöbet bekleyen, nöbetle gelen. |
ERKEK |
NAİBE |
Vekil, birinin yerine geçen. |
KIZ |
|
NAİL |
Muradına ermiş |
ERKEK |
NAİLE |
İsteğine ulaşmış |
KIZ |
NAİM |
Uyuyan, uykuda olan |
ERKEK |
NAİME |
Güzel zarif kadın. Nazlı büyütülmüş kadın. |
KIZ |
NAİRE |
Ateş, alev, sıcaklık. |
KIZ |
NAKİB |
Bir kavim veya kabilenin reisi veya vekili. Bir tekkede, şeyhin yardımcısı olan ve en eski derviş veya dede. |
ERKEK |
NAKİBE |
1. İnsan ruhu. 2. Akıl. |
KIZ |
NAKİYE |
(bkz. Naki). |
KIZ |
NAKl |
1. Temiz, pak. 2. Çok ince, çok güzel, zarif. |
ERKEK |
NAKŞlDİL |
Gönül resmi, gönül süsü. |
KIZ |
NALAN |
İnleyen |
KIZ |
NALE |
İnleme, inilti. |
KIZ |
NALEZEN |
İnleyen, inildeyen. |
KIZ |
NAlMA |
Haleb'te doğmuş, asıl adı Mustafa Naim'dir. Naima tarihiyle meşhurdur. |
ERKEK |
NAMAL |
Adın duyulsun, ün kazan. |
ERKEK |
NAMDAR |
Namlı, ünlü. |
ERKEK |
NAME |
Mektup - Aşk mektubu |
KIZ |
NAMIK |
Yazar, yazan kişi |
ERKEK |
NAMIKA |
Yazar, yazan kişi |
KIZ |
NAMİ |
Tanınmış, ünlü şöhretli |
ERKEK |
NAMİYE |
Olma, yerden bitme kuvvetli, gelişme yetişme. |
KIZ |
NAMUS |
1. Kanun nizam. 2. Ar, edep, haya, ırz. 3. Temizlik, doğruluk. 4. Allah'a yakın olan büyük melek |
KIZ |
NAMVER |
Adlı, ünlü. |
ERKEK |
NARDAN |
1. Nar taneleri. 2. Gözyaşı damlaları. |
KIZ |
NARDANE |
Nar tanesi. |
KIZ |
NARDİN |
Bir çeşit sümbül. |
KIZ |
NARGÜL |
Ateş renginde, kırmızı gül. |
KIZ |
NARİN |
İnce, ince yapılı, kibar |
KIZ |
NARİYE |
Ateşle ilgili, cin peri. İsim olarak kullanılmaz. |
KIZ |
NART |
yürekli, yiğit |
ERKEK |
|
NARTER |
yürekli yiğit, yiğitler yiğidi |
ERKEK |
NASIH |
Nasihat eden, öğüt veren. Nasıhı Emin Hz. Nuh(a.s.). |
ERKEK |
NASIHA |
Nasihat eden, öğüt veren. Nasıhı Emin Hz. Nuh(a.s.). |
KIZ |
NASIR |
Yardımcı, yardım eden |
ERKEK |
NASİB |
Pay hisse. Birinin elde ettiği şey. Allah'ın kısmet ettiği şey. Türk dil kuralına göre "b/p" olarak kullanılır. |
ERKEK |
NASİBE |
Dikili taş. Yollara nişan için dikilen taş. |
KIZ |
NASR |
Yardım. Üstünlük(zafer). Kur'anı Kerim'in 110. suresi. Nasrullah Allah'ın yardımı. |
ERKEK |
NASREDDİN |
Yardımcı, imdada yetişen |
ERKEK |
NASRETTİN |
Dine yardımı dokunan |
ERKEK |
NASRUDDİN |
(Dine yardımı dokunan. Dilimizde "Nasreddin" şeklinde kullanılır. |
ERKEK |
NASRULLAH |
Allah'ın nusreti, yardımı. |
ERKEK |
NASUH |
Öğüt veren, temiz, saf |
ERKEK |
NASUHİ |
Bozulmaz biçimde tövbe eden |
ERKEK |
NAŞİD |
Şiir okuyan, şiir söyleyen, şiir yazan. |
ERKEK |
NAŞİDE |
Şair, şiir okuyan ve yazan. |
KIZ |
NAŞİR |
Neşreden, dağıtan, yayan, yayınlayan. |
ERKEK |
NAŞİT |
Şiir yazan, okuyan |
ERKEK |
NATIK |
1. Söyleyen konuşan. 2. Düşünen. 3. Bildiren, bildirici. |
ERKEK |
NATIKA |
1. Söyleyen konuşan. 2. Düşünen. 3. Bildiren, bildirici. |
KIZ |
NAYAB |
Bulunmaz. Benzeri olmaz. |
ERKEK/KIZ |
NAYIR |
arkadaş, dost |
ERKEK |
NAYMAN |
sekiz; Batı Moğolistan'da yaşayan ve sekiz oymaktan oluşan Türk Topluluğu |
ERKEK |
NAZ |
İsteksiz gibi görünen, çekingen davranış |
KIZ |
NAZAN |
Cilve yapan, nazlanan, nazenin. |
KIZ |
NAZAR |
Kem göz, büyü |
KIZ |
NAZENDE |
Nazlanan - Sevgili |
KIZ |
NAZENİN |
1. Cilveli, oynak. Çok nazlı yetiştirilmiş, şımarık. 2. Narin ince yapılı. |
KIZ |
NAZER |
Nazar |
KIZ |
NAZGÜL |
Gül kadar güzel olan, nazlı. |
KIZ |
NAZIDİL |
Gönül nazı, gönül cilvesi. |
KIZ |
|
NAZIM |
Düzenleyen - Manzume yazan |
ERKEK |
NAZIME |
Düzenleyen - Manzume yazan |
KIZ |
NAZIR |
Bakan, gözeten - Bakan, vekil |
ERKEK |
NAZİF |
Temiz - Zarif |
ERKEK |
NAZİFE |
Zarif, kibar - Temiz |
KIZ |
NAZİK |
1. İnce, narin. 2. Terbiyeli, saygılı. 3. Güzel zarif. |
KIZ |
NAZİL |
Yukardan aşağıya inen. Bir yere konan, bir yerde konaklayan. |
ERKEK |
NAZİLE |
Yukardan aşağıya inen. Bir yere konan, bir yerde konaklayan. |
KIZ |
NAZİR |
1. Taze. 2. Altın. 3. Benzer eş. |
ERKEK |
NAZİRE |
1. Örnek karşılık. 2. Manzum eserde ayn vezin ve kafiyede benzer olma hali. |
KIZ |
NAZLAN |
Kendini beğendir, nazlı ol. |
KIZ |